Notice: Undefined variable: grid_data in /home/u8284090/sen.av.tr/assets/php/function.php on line 84

Yılmaz Komit


Notice: Undefined variable: grid_data in /home/u8284090/sen.av.tr/assets/php/function.php on line 84

Farklı Bölge Adliye Mahkemelerinin Yargı Çevresinde Bulunan İlk Derece Mahkemeleri Arasındaki Görev ve Yetki Uyuşmazlığı

12.12.2025 / Av. Yılmaz Komit

Bu yazımızda, farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemelerinin aynı davada kendisini görevsiz veya yetkisiz sayması ve bu kararların kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde yargı yerinin hangi merci tarafından belirleneceği konusu incelenmiştir.

Yargı yerinin belirlenmesini gerektiren durumlar HMK’nın 21.maddesinde sayılmıştır. HMK m. 21/1-a hükmüne göre davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin davaya bakmasına herhangi bir engel çıkması, m.21/1-b hükmüne göre iki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesi konusunda bir tereddüt ortaya çıkması, m.21/1-c hükmüne göre iki mahkemenin de görevsizlik kararı vermesi ve m.21/1-d hükmüne göre bu kararların kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi, kesin yetki hallerinde iki mahkemenin de yetkisizlik kararı vermesi ve bu kararların kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi durumlarında davaya bakacak mahkemenin tayini için yargı yeri belirlenmesi yoluna başvurulur.

Yargı yerinin belirlenmesi gerektiği durumlarda, bu belirlemenin hangi merci tarafından yapılacağı hususunun tespit edilmesi gerekir. Bu konu, HMK m.22’de düzenlenmiştir. Bu hükme göre, yetkili mahkemenin bir davaya bakmasına herhangi bir engel bulunduğu yahut iki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesinde tereddüt ortaya çıktığı takdirde, yetkili mahkemenin tayininde, ilk derece mahkemeleri için bölge adliye mahkemelerine, bölge adliye mahkemeleri için Yargıtay’a başvurulur (HMK m.22/1). İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir (HMK m.22/2).

Yargı çevresi içinde bulunan, adli yargı ilk derece mahkemeleri arasında ortaya çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını çözmek bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin görevlerinden biri olarak sayılmıştır (5235 sayılı Kanun m.36/3).

Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevrelerinde yer alan iki ilk derece mahkemesinin kendisini görevsiz veya yetkisiz sayması ve bu kararların kanun yoluna başvurmadan kesinleşmesi halinde, yargı yerinin hangi bölge adliye mahkemesi tarafından belirleneceğine ilişkin mevzuatımızda açık bir hüküm bulunmamaktadır.

Bu sorunu bir örnek yoluyla açıklamak gerekirse, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin aynı davada kendilerini (kesin) yetkisiz saymaları ve bu verdikleri kararların kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde, davaya bakacak mahkeme İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından mı, yoksa İzmir Bölge Adliye Mahkemesi tarafından mı belirlenecektir?

Bölge adliye mahkemeleri kararlarında, 5235 sayılı Kanun m.36/3 gereği, ilk derece mahkemeleri arasındaki görev ve yetki uyuşmazlıklarını çözme görevinin yalnızca kendi yargı çevresindeki ilk derece mahkemeleri bakımından geçerli olduğu, farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasındaki görev ve yetki uyuşmazlığının, kendi görev alanlarına girmediği, bu nitelikteki yetki ve görev uyuşmazlıklarına bakma görevinin Yargıtay’a ait olduğu ifade edilmektedir. Nitekim,

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 17.05.2023 tarihli, 2023/1431 E. ve 2023/1170 K. sayılı kararında, “5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 36/3.maddesi Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairelerinin "Yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek" ile görevli olduğunu düzenlemektedir. Bu durumda farklı Bölge Adliye Mahkemesi yargı çevreleri içinde bulunan mahkemeler arasında olumsuz görev veya yetki uyuşmazlığı çıktığında, davayı görecek yargı yerinin her iki mahkemenin ortak yüksek görevli mahkemesi niteliğinde bulunan Yargıtay tarafından belirleneceği açıktır”,

Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 23.11.2021 tarihli, 2021/1717 E. ve 2021/1470 K. sayılı kararında, “5235 sayılı Kanun'un 36/3 maddesi gereğince farklı Bölge Adliye Mahkemeleri'nin yargı sınırları içerisinde bulunan ilk derece mahkemelerine ait olumsuz yetki uyuşmazlıklarına bakma görevinin Bölge Adliye Mahkemeleri'nin ve dolayısıyla Dairemizin görev alanına girmediği, bu şekildeki yetki uyuşmazlıklarına bakma görevinin Yargıtay'a ait olduğu”,

Açıklamalarına yer verildiği, 5235 sayılı Kanun m. 36/3 gereği, konunun görev alanlarına girmediği ve konu hakkında Yargıtay’ın görevli merci olarak kabul edildiği görülmektedir.

Yargıtay, farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemeleri arasında ortaya çıkan yetki ve görev uyuşmazlıklarını inceleme görevinin kendisinde olduğunu kabul etmektedir. Nitekim, önüne gelen bir uyuşmazlıkta, Konya Sulh Hukuk Mahkemesi ile İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi arasında ortaya çıkan yetki uyuşmazlığını inceleyerek, yargı yerinin belirlenmesine karar vermiştir[1].

Öğretide Akkan, bu konu hakkında Kanun’da açık bir hüküm bulunmadığı için, gerek tarih itibariyle en son görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemenin yargı çevresine göre bağlı olduğu bölge adliye mahkemesi tarafından ve gerekse ilk kararı veren mahkemenin bağlı olduğu bölge adliye mahkemesi tarafından karar verilebileceğini ifade etmiştir [2].

Her ne kadar yargı uygulaması aksi yönde olsa da, HMK m.22/2’de, ilk derece mahkemelerinin farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde bulunması veya bulunmaması şeklinde bir ayrım yapılmadığı için, farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde dahi olsa, ilk derece mahkemeleri arasındaki yetki veya görev uyuşmazlığının Yargıtay tarafından değil, bölge adliye mahkemeleri tarafından karara bağlanması gerekeceği söylenebilir.

Sonuç olarak, farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemelerinin aynı dava hakkında (kesin) yetkiye ve göreve ilişkin kararlarının, kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde yargı yerinin hangi bölge adliye mahkemesi tarafından belirleneceğine ilişkin açık bir hukuk kuralı bulunmamaktadır. Uygulamada, bu sorun 5235 sayılı Kanun m.36/3 ile HMK m.21, m.22 birlikte yorumlanıp çözülmekte ve bu kapsamda farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde bulunan ilk derece mahkemelerinin kendilerini yetkisiz veya görevsiz sayması ve bu kararlarının kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi üzerine yargı yerinin Yargıtay tarafından belirleneceği kabul edilmektedir.

 


[1] Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 03.02.2025 tarihli, 2024/7638 E. ve 2025/1222 K. sayılı kararı. (Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 26.06.2025 tarihli ve 1 sayılı kararı’na göre; Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin, halihazırda bu konuda inceleme yapmakla görevli daire olduğunu da ayrıca belirtmek gerekir.)

[2] Akkan M., Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku, 15. Bası, İstanbul 2017, s. 335.